Milliyet.com.tr/ Geçtiğimiz yıl elektrikli araç satışları ve sıfır araç bayilerinin kampanyalar düzenlemesi ile hareketlenen sıfır araç piyasası yeni yılın ilk çeyreğinde hız kesti. TÜİK mart ayında trafiğe kaydı yapılan otomobil sayısının 16,2’lik bir artışla 88 bin 718 adet olduğunu bildirdi. Ancak bu artış bir önceki aylara göre epey düşük kaldı. Trafiğe kaydı yapılan otomobil sayısı ocak ayında 39,2 artarken, şubatta 63,8 oranında artış göstermişti. Böylelikle sıfır araç satışları martta önemli ölçüde hız kesti.
İKİNCİ EL SATIŞLARDA DİKKAT ÇEKEN DÜŞÜŞ
İkinci el otomobillerde mart ayında noter devri ile yapılan satışlar önceki yılın aynı ayına göre 21.3 oranında azaldı. Ocak-mart döneminde toplam devirler otomobilde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,3 düşüşle 1 milyar 684 bin 744 adet seviyesinde gerçekleşti.
Peki yeni yıl itibarıyla sıfır ve ikinci el otomobil piyasasında durgunluğun nedenleri neler? Şu anda bankalarda taşıt kredisi faiz oranları ne durumda? 200 bin TL kredi çekmek isteyen 36 ay vadede ne ödüyor? Araç piyasasında fiyat artışı sürer mi?
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “2024 yılı itibarıyla oluşturduğumuz öngörülerimizde yılın ilk yarısında talebin büyük çoğunluğunun sıfır otomobilde olacağı, artan sıfır otomobil fiyatları neticesinde Nisan-Mayıs aylarında sıfır talebinin ikinci ele kaymaya başlayacağını belirtmiştik. Yılın ilk çeyreği bu görüşlerimizle neredeyse paralel seyrederek sıfır otomobilde ilk üç ay, bir önceki yıla oranla %36,3 büyüme kaydedildi. Toplam pazarda ise %37.5 büyüme ile kayda geçen bir süreci geride bıraktık.
‘YÜZDE 15 DARALMA SÖZ KONUSU’
Yine bu süreç içerisinde yılın bu dönemine dair en çok satış adedine ulaşılan aylar da kayda geçmiş oldu. İçinde bulunduğumuz Nisan ayının ise 75-80 bin satış adedi aralığında kapanacağını düşünüyoruz. Geçtiğimiz Mart ayının 88.000 adet olduğu göz önünde bulundurulursa %10 ila 15 arası daralma söz konusu. Düşen talepte krediye erişimde yaşanan güçlükler ön plana çıkarılsa da cazibesini kaybeden sıfır otomobil fiyatları, sonlanan kampanyalar ve süreç içerisinde doyan talepte etki eden önemli faktörler arasında.
İKİNCİ EL SATIŞLARDA AZALMANIN NEDENİ NE?
İkinci el piyasasında daralma yaklaşık 8 aydır etkisini gösteriyor. Bir önceki yılın ilk üç ayı ile kıyaslandığında ikinci el otomobil satış adetlerinde %10,3 düşüş kayda geçmiş olmasına rağmen, 2024 yılı ilk üç ayında kademeli olarak artış söz konusu. Geride bıraktığımız 7-8 aylık oldukça durağan süreçte düşünülürse, 2023 yılı aynı dönemine oranla düşüş olmasına rağmen, kademeli artan satış adetlerinin piyasa seyri açısından olumlu okunması gerektiği kanaatindeyiz.
İkinci el piyasasında yaşanan daralmanın ana faktörlerinden bir tanesi sıfır otomobilde olduğu gibi krediye erişim yaşanan problemler. Öte yandan krediler konusu kadar etki eden bir diğer faktör süreç içerisinde mevcut talebin neredeyse tamamının sıfır otomobilde olmasıydı. 2023 Ağustos ayı itibarıyla sağlanan indirimler ve finansman kampanyaları cazip bulunarak, tüketici tercih refleksi büyük ölçüde sıfır otomobildeydi.
‘SIFIR FİYATI ARTTI, İKİNCİ EL SABİT KALDI’
Bu dönemde otomotiv piyasasında genel bir durağanlık yaşanmıyor, sadece ikinci elde etkisini hissettiriyordu. Ocak 2024 itibarıyla artmaya başlayan sıfır fiyatlarının geldiğimiz noktada cazibesini kaybetmesi ve artan sıfır fiyatlarına karşı ikinci el fiyatlarının sabit kalması ile birlikte talep ikinci ele kaymaya başladı. Özetle krediler konusu oldukça etki etse de ikinci el açısından kullanıcı tercihinde yaşanan değişimin ana faktörlerden biri olduğunu söyleyebiliriz. Bu noktada otomobil satıcısı meslektaşlarımızın fiyat avantajını korumaya yönelik çalışması, kaliteli ve güvenilir bir hizmet sunmaya gayret göstermesi tekrar kurulmaya başlanan talep dengesini korumak için faydalı olacaktır.
TAŞIT KREDİSİ FAİZLERİ NE DURUMDA, 200 BİN TL KREDİ ÇEKEN BİRİ NE ÖDÜYOR?
Bankalarda kredi faiz oranları yaklaşık 3.60’dan başlarken, finansman kuruluşlarında bu oran yaklaşık yüzde 4 seviyesinden başlıyor. En düşük oranlardan kredi kullanıldığı takdirde 200.000 TL için örnek vermek gerekirse, aylık ödeme yaklaşık 12.000 TL civarında oluyor. Elbette bu noktada yüksek faizler kadar krediye erişim de yaşanan güçlükler de söz konusu.
SIFIR VE İKİNCİ ELDEN EN ÇOK HANGİLERİ TERCİH EDİLİYOR?
İkinci el ve sıfır otomobil piyasasında en çok tercih edilen araçlar C-Segment sedan araçlar ile B-Segment hatcback araçlar. Liderlikte birinci sıra dönem dönem değişse de genel tabloda bu segment otomobiller her daim en çok tercih edilen araçlar olarak göze çarpıyor.
PİYASA NE ZAMAN HAREKETLENİR?
Sıfır otomobil piyasasında beklenen daralmaya dair ilk işaretleri Nisan ayı rakamlarında görüyoruz. Geçen aya oranla %10-15 arası satış adetlerinde daralma söz konusu. Gelecek dönemde, özellikle yılın ortalarında satış adetlerinde düşüş yaşanan aylar kayda geçebilir. 2023 yılı oranlarında olmasa da, uygulanacak yıl sonu kampanyaları ile senenin son aylarında sıfır otomobilde bir miktar canlanma yaşanarak yıl sonu satış adetlerinin 800 ila 850 bin seviyesine ulaşacağını düşünüyoruz.
İkinci el piyasasını değerlendirdiğimizde ise artan sıfır fiyatları neticesinde fiyat avantajının azalması ve bu süreçte cüzi bir miktar artan ikinci el otomobil fiyatlarının daha cazip hale gelmesiyle satış adetleri sahip olduğu ivmenin altına düşmeyecektir. Özellikle yaz ayları itibarıyla ikinci elde öngörülen talep artışı neticesinde sıfır otomobilde daralma görülürken, ikinci el piyasasında yılın ilk 4 ayına kıyasla artış görülebilir.
FİYAT ARTIŞI SÜRER Mİ?
Ülkemizde satışa sunulan araçların %80’i ithalken %20’si yerli üretim. Dolayısı ile döviz kuru fiyatları belirleyen ana faktör. Döviz kurunda değişim yaşandığı takdirde otomobil fiyatları da aynı paralelde etkilenecektir. Öte yandan enflasyon, maliyetler ve talep diğer önemli faktörler arasında. Tüm bu etkenler değerlendirildiğinde yıl içerisinde otomobil fiyatlarında artışlar devam edebilir. Ancak Ticaret Bakanlığımızın aldığı tedbirler başta olmak üzere, otomobil üretiminde yaşanan zorlukların geride kalması, Çin menşeli markaların tüketici lehine rekabet yaratması ve yaşanan daralma gibi sebeplerle fiyat artışları geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi olağan dışı ve hızla değil, öngörülebilir ve kabul edilebilir oranda olacaktır.”