Trabzon’da 13 Ocak 2018 tarihinde Ankara-Trabzon seferini yapan ve Ankara Esenboğa Havalimanı’ndan kalkan uçak, Trabzon Havalimanı’na indikten sonra pistten çıkmış ve deniz kenarında durabilmişti. İniş takımları balçığa saplanan uçak, denize 25 metre kala durabilmiş ve 162 yolcu ile 6 kişilik mürettebat, ekiplerin müdahalesi ile tahliye edilmişti.
Yaşanan olaya ilişkin uçağın pilotlarının yargılanması sürüyor.
Trabzon 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, Trabzon Havalimanı’nda 13 Ocak 2018’de yolcu uçağının pistten çıkarak denize metreler kala durabildiği kaza sonucu hakkında “taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak” suçundan dava açılan birinci pilot Ender Bayraktar ve ikinci pilot İrfan Yavuz’un avukatları katıldı.
Sanık Bayraktar’ın avukatı Salim Baki, kaza neticesinde uçakta bulunan yolcuların yaralanmasına dair delil bulunmadığını belirterek, müştekilerin amacının tazminat talebi olduğunu öne sürdü.
Havalimanlarında pist kenarlarında 90 metre mesafe bulunması gerektiğini ancak Trabzon Havalimanı’nda ise bu mesafenin 53 metre olarak ölçüldüğünü savunan Baki, bu şartlar gerçekleşseydi kazanın gerçekleşemeyeceğini iddia etti.
PİLOTLAR BİRBİRİNİ SUÇLUYOR
Mesafenin başlangıçta 90 metre olsa bile zamanla aşınma nedeniyle 53 metreye düştüğünü aktaran Baki, ilgili kurumlara suç duyurusunda bulunulmasını talep ederek, müvekkilinin beraatini istedi.
Sanık Yavuz’un avukatı Hasan Özköse ise iniş gerçekleştikten sonra birinci pilotun ‘Kontrol bende.’ demesi gerekirken söylemediğini ama müvekkilinin söylenmediği halde birinci pilotun kontrolü aldığını fark edince kumandayı bıraktığını ileri sürdü.
Uçağın sağ motor arızası sonucu oluşan asimetrik güç sebebiyle denize doğru ivmelendiğini ve kazanın meydana geldiğini ifade eden Özköse, “O anda kaptan pilot kumandayı tutsaydı bu şekilde kaza gerçekleşmezdi.” dedi.
‘KENDİ HATALARINDAN YARALANDILAR’ SAVUNMASI
Özköse, kaza sonrasında tüm yolculara noter huzurunda 5 bin 253 dolara tekabül eden bir ödeme yapıldığını kaydederek, kaza sonrası uçağın hidrolik sıvısı ve itfaiye köpüğünün içeri dolmasının uçağın zeminini kayganlaştığını, yolcuların kaygan zeminden dolayı düşerek yaralandığını ve kendi hatalarından yaralandıklarını savundu.
Mahkeme heyeti, cumhuriyet savcısının mütalaasını hazırlaması amacıyla duruşmayı erteledi.